|
Haberin var mı
sevgili?
Boğazıma yıldızlar dökülüyor
Adını ağzıma alsam çölleniyor dudaklarım
Çatlıyor mecnun hüzünlerim
Bir yanım çöl, bir yanım Leyla benim
Ateş denizindeki rıhtımıma yalnızlık demirliyor
Kim bana sular getirecek bilmiyorum&
Karanlığıma sızan bir ışık oldu gözlerin, tel örgülerle çevrili yüreğime
dokundu ellerin. Kapım aralandı, en deli köşem; bir sızıntı aydınlıkla
yıkadı yüzünü. Ve sen sevda, sen özlem, hoş geldin buz gibi ellerime.
Neyin varsa topla hadi sevdanın ateşini yak yüreğimin tam orta yerine
cayır cayır.
Aşk yok desem de aldırma sen bana. Aşk eskilerden kalma al bir yazma
gönlümün gergefinde. Üzerine nice çiçeklerini işledim sevdanın, gece
yıldızlarının özlemini nakışladım durdum, kenarını oyaladım zamana, bir
türlü bitiremedim bu al yazmayı yar. O yüzden bilemem nicedir aşklar.
Rengarenk yağmurlarla ıslansın saçlarım, bıktım bu karanlık
yalnızlıktan. Hüzün fasıllarının deminde yar tadındaki özlemlerle boğsan
da beni; söktüm işte içi boş yüreğimi, ışığına uzattım ellerimi.
Tılsımını kaybetmiş minik yüreğimi al ellerimden; canım senin bundan
gayri. Ne ömür biçersen razıyım sevdadan yana boynum kıldan ince
sevgili.
Gözlerimin ağlayan nazlı bebeklerini sustur, mutluluğun sesini duyur
bana. Aşka tomurcuklanan güllerimi avuçlama sakın sevgili. Korkarım,
kıyamam ellerin kanar. Zerre karanlık kalmasın gecelerimde adın dilimde
dua oldukça. Hiç hesapta yokken bulut bulut sana yönlenir gülüşlerim.
Yıllarca seni bekleyişim yağar üzerine sevgili.
Sevdalara açılan kapıyı daima kapalı tut sen. Lakin elimde bir hediye
ile sana geldim sevgili, aç yüreğini ardına kadar sonbaharın giriş
kapısıdır eylülüm. Sevdanın gömleğini ellerimle iliklerken tenine,
özlemin ateşi ile yanacaksın, suskunluğuna ve dalgınlığına gömülme
sakın. Küllenmiş olsa da yüreğin, alevlerimin dansına bırak kendini,
yanmalısın. Korkma her yanışın ardından dupduru bir su olup
serinleteceğim seni.
Sen yorulma ben gelirim sevgili ama yapraklarımdaki kırağı
yalnızlıklardan koru beni sevdanla. Eteğimdeki kır çiçeklerini gönlünün
zenginliğine sür, hercai olma. Yıldızları kopar gökyüzünden saçlarıma
iliştir nefesinle. Sevdaya uzanan elim ol, mutluluk şarkıları söyleyen
dilim ol. Sevdanın sonsuzluğunu hesap ederken; ağzımın tadı, deli kız
türkülerindeki gönlümün gülü ol yar. Katran karası gecelerde, kahrolası
bir yalnızlığın koynunda duran yüreğime; seni yaşama aşkını çok görme.
Coşkun akan ırmakların yatağı daralırken aynı denize koşmalıyız
ikimizde.
Baştan sona diken dolu iken geceler bulutlara kanı karışır sevdalı
türkülerin. Türküler boğulur, güfteler silinir, teli kopar bağlamanın.
Kimsenin duymadığı her tınıda sen büyürken içimde bırak ben küçüleyim;
varlığın yokluğuma karışsın sevgili. Çayında keyif çatan minik bir
şekeri kıskanayım bırak, bırak ağzının tadı olayım. Gönlünün sonbaharı,
sevdanın eylülü olayım izin ver. Filizlenmeliyim, ışığını ver.
Gecelerime son verecek sabahları yakala eteğinden.
Yüreğim avuçlarımda& Denizler kurudu, geceler üşüdü her kalp atışımda,
ellerim titriyor bak. Yüreğimi bırakacak bir avuç; teslim olacağım bir
sevdaya esir aramaktayım. Hadi gel sevgili. Hayatın öbür ucunda bırakma
beni. Issızlaşmasın gecelerim, yetim kalmasın şarkılar, sadece bir düş
olsa da her zaman aşk kazansın.
Haberin var mı sevgili?
Geceler ellerinden tutmak istiyor göz yaşlarımın.
Güzümün yaprakları dağılıyor rüzgarınla.
Aşık olmak hünerse, kılavuzu ol gönlümün.
Vurgunlarda yüreğim,
Yüreğimin son arzuları ellerinde sevgili&
Kurşuni bir gelinlikle şiir oldum geldim sana
Yine anlatamadım seni
Duyuyor musun çıldırtıcı sükutumu&
Sustum.
Ne gerek var söze, seni anlatamadıktan sonra&
Sustum yine sevgili.
İNTERNETTEN
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.