ZOR GÜNLERİN SEVDASI
Ne gök yere indi,
Ne bulutlar taşıdı bizi.
Sıcaktın alabildiğine…
Ellerim yandı.
Turnalar alıp ***ürmedi,
Şarkılar söylemedi bize bülbüller.
Sıcaktın alabildiğine…
Yüreğim yandı.
“Çocuklar gibi” olamadık
sevince.
Büyük olan, sevdamızdı…
Biz, zaten çocuktuk.
Başıbozuk aşklarımız olmamıştı hiç,
Kirlenmemişti daha denizlerimiz.
Sular kadar saftık…
Serçe parmağım değse tenine,
Nar gibi kızarırdık…
Isınır ısınır, sanki tüm Ankara’yı
Biz ısıtırdık…
Dardı zaman…
Böylesine seven, “tek ikimiziz” bilirdik.
Köfte ekmek, taş üstünde…
Sanki, en uzun tatildeydik.
Okyanusları aşacak,
Dünyayı değiştirecek güçteydik…
Söz vermiştik:
Bir “biz değişmeyecektik…”
Ayıptı ya o zamanlar sevdalanmak,
Sıraların üstüne adlarımızı
Gizli gizli yazardık.
Yeryüzünün tüm aşıkları gibi
Kendimiz için yasalar,
Yasaklar belirlemiştik.
Sevmediğimizden değil,
Yetmediğinden paramız,
Bir bardak birayla saatlerce ağlardık.
Vizyondaki filmlerin,
Romanlaradaki aşkların
Dünyayı umursamayanlarını seçerdik.
“Ayrılık” diye, bir “ölümü”
bilirdik…
Sıcaktık alabildiğine…
Bakınca gözlerimiz, gülerdik,
Biz, dünyayı birbirimizle sevdik.
Geleceği bir yorgan gibi üstümüze çektik…
Eskiyordu bakışlarımız…
Lakin dardı,
Eskiyordu zaman.
Bir gün fark ettik ki,
Ayrı ayrı yanıyordu bedenlerimiz…
Şimdi bize kalan tek gerçek
Biz, aşkı adam gibi yaşamış,
Eskitmeden yeterince,
Rafa
Kaldırmıştık…
Tayfun TALİPOĞLU
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.